CHP'li Gürer: Milli parklar ve yaban hayvanları tehlikede

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ömer Fethi Gürer, TBMM'de görüşülmesi beklenen “Milli Parklar Kanunu ile bazı kanunlarda değişiklik” teklifine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Gürer, Türkiye'de yaban hayatının; su kirliliği, orman yangınları, bilinçsiz tarım ilacı kullanımı ve artan avcılık baskısı nedeniyle ciddi risk altında olduğunu söyledi.

Gürer, veriler üzerinden yaptığı açıklamada, 2016’da 1.687 olan avcı derneği sayısının, 2025'te 896’ya düştüğünü; buna karşılık avcı sayısının 2016’daki 277 binden 2025’te 359 bine çıktığını belirtti. Bu durumun, avcılıkla ilgili örgütlenme ve denetim mekanizmalarında sorunlara işaret ettiğini vurguladı. Ayrıca 2016’da 1.206 olan avlak (av alanı) sayısının 2025 itibarıyla 2.234’e yükseldiğini kaydetti.

Yabancı avcıların etkinliğinin arttığına dikkat çeken Gürer, 2011–2015 döneminde ülkeye 5.349 yabancı avcı geldiğini, 2024–2025 av sezonunda ise 325 yaban hayvanının av turizmi kapsamında vurulmasına izin verildiğini söyledi. Niğde Aladağlar bölgesinde son beş yılda 54 yaban keçisinin yabancı avcılara ücret karşılığı vurulduğunu; bölgedeki toplam yaban keçisi popülasyonunun azalma eğiliminde olduğunu aktardı.

Gürer, su kaynaklarının kirlenmesi, fabrika atıkları, yangınlar ve kontrolsüz avcılığın yaban hayvanı popülasyonundaki düşüşün başlıca nedenleri olduğunu belirtti. Ayrıca biyoçeşitlilik verilerinin şeffaf paylaşılmadığını iddia ederek, 2022–2024 yılları arasında biyo-kaçakçılık cezalarının sınırlı gösterildiğini ve gerçek durumun kamuoyuna tam olarak yansıtılmadığını savundu.

Milli parklar ve korunan alanlarda gözlemlediği tahribata da dikkat çeken Gürer, karavan-turizm, araç parkları ve altyapı düzenlemelerinin koruma anlayışıyla çeliştiğini, döner sermaye uygulamalarının bu alanları ticari kullanıma açık hale getirdiğini söyledi. Gürer, “Amaç doğayı korumak değil, rant yaratmak” değerlendirmesini yaparak, teklifin çevre korumadan çok ticari kullanım eğilimlerini güçlendirebileceği uyarısında bulundu.

Gürer son olarak, geçici avlanma yasaklarının etkinliğinin sorgulanması gerektiğini, koruma politikalarının güçlendirilmesi, verilerin şeffaflaştırılması ve avcılık/turizm izinlerinin sıkılaştırılması gerektiğini vurguladı.