İlk olarak 2015 yılında Çankırı Merkez ilçeye bağlı Hasakça, Değim, Karaşeyh ve Küçüklü köyleri ile Eldivan, Korgun ve Şabanözü ilçelerimizde ekimi gerçekleştirilen ve olumlu sonuç alınan karabuğdayın bu yılda ekimi yapıldı. "Itri ve Tıbbi Bitkiler ile Boya Bitkilerinin Üretimini Geliştirme Projesi" kapsamında bu yıl da karabuğday ekilişinden çiftçiler memnun olsa da kısmen pazar sorunu olsada üreticilerin farklı amaçlarla üretime girmelerinden dolayı ekilişi artarak devam etmektedir.
Çankırı Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğünce 2016 yılında Valiliğin İl Özel İdaresi ve çiftçi kaynaklı olarak yaklaşık 580 dekar alanda 24 çiftçide karabuğday tarımı yapıldı.
Proje kapsamında ekiminden hasata kadar olan süreçte İl Müdürlüğü teknik elemanlarınca kontrolleri yapılmış İl Müdürü Osman ÇAKIR da zaman zaman çiftçi ziyaretlerinde bulundu.
Karabuğdayda hasatın yapıldığı şu günlerde Merkez Hıdırlık köyünde çiftçi İsmail AKBAŞ'ın tarlasında yapılan hasat programına, İl Müdürü Osman Çakır, Bitkisel Üretim ve Bitki Sağlığı Şube Müdürü Ömer DOĞAN ve proje sorumlusu Tekniker Arif AKBAŞ katıldılar.
Itri ve Tıbbi Bitkiler ile Boya Bitkilerinin Üretimini Geliştirme Projesi kapsamında 2016 yılında Merkez İlçede 261 da alanda 6 çiftçide, Eldivan İlçesinde 117 da alanda 5 çiftçide, Kurşunlu İlçesinde 160 da alanda 12 çiftçide, Şabanözü İlçesinde 40 da alanda 1 çiftçide karabuğday ekimi gerçekleştirildi.
İl Müdürlüğü teknik personellerince yapılan tespitlerde bu yıl Karabuğdayda yapılan hasat sonrasında verimin dekara 100-120 kg olduğu görüldü.
Konuyla ilgili olarak açıklama yapan İl Müdürü Osman ÇAKIR; "Özellikle Çölyak hastalarının beslenmesi için gerekli olan ve arıcılık için çok iyi bir nektar ve polen kaynağı olan, Karabuğdayın geçen yıl denemesi yapıldı. Başarılı sonuçlar alındı. Bu sebeple bu yılda gerek İl Özel idaresi kaynaklı ve gerekse çiftçilerimizin kendi imkânları ile İlimizde ekimi gerçekleştirildi. Şuan tarlalarda hasatlarımız devam ediyor. Kendi kara, çiçeği beyaz bu bitkinin, yaygınlaşması ile Çankırı'nın Türkiye'de üretim merkezi haline getirmeyi hedeflemekteyiz. Ayrıca alternatif ürün olarak çiftçilerimize buğdaydan daha fazla gelir getirmesi beklenmektedir." dedi.
Botanik anlamda buğday ve akrabaları gibi gerçek tahıl olmayan ve gluten ihtiva etmeyen, ancak tahıllar gibi kullanılan bazı bitkiler vardır. Karabuğday, bazı sirken ve horozibiği türleri ile antik çağlarda bu amaçla kullanılan bitkiler, yalancı tahıllar (Pseodocereals) veya tahıl benzerleri diye nitelendirilmektedir. Tahılların aksine çift çeneklilerden olan bu bitkilerin kullanımı az veya çok günümüze kadar gelmiştir. İçlerinde bugün de geniş ekim alanlarına sahip olanı karabuğdaydır.
Karabuğday ülkemizde üretilirse çölyak hastaları ucuz ve güvenilir bir besin kaynağına kavuşmuş olacak, hastaların yaşam kaliteleri artacak ve fazla ödemelerden de kurtulacaklar.
Karabuğdayın yaygın olarak kullanıldığı yerlerden bahsedecek olursak bazıları şunlardır; kabuğu alınmış karabuğday taneleri, karabuğday kahvaltı gevreği ve kabuğu alınmamış karabuğday taneleri şeklinde kullanılır. Karabuğday unu ve unlu mamulleri iyi bir diyet ürünüdür. Karabuğday unu ile buğdaydan yapılan kek, ekmek, makarna, şehriye, kraker, kurabiye, krep vb her türlü mamul yapılabilmektedir. Tohumların un randımanı % 60-75'tir.
Ayrıca arıcılık yapan çiftçilerimizin arıları için Karabuğday tarlaları bal deposu görevi yapmaktadır. 30-40 gün çiçekte kalması ve bölgemizde diğer çiçeklerin az olduğu dönemde çiçek açması arıcılık açısından çok önemlidir. Yerinde yaptığımız inceleme ve tespitlerde tarlalarda arıların yoğun olarak nektar topladıkları görülmektedir." dedi.
Yorum Yazın