Şekerbank
Prof. Dr. Turan Civelek

Prof. Dr. Turan Civelek

Mail: [email protected]

Denetim

Öncelikle belirtmek isterim ki; mesleğimizi icra eden arkadaşlarımın aşağıda bahsettiğim konularda benimle hemfikir olduklarını ve en doğruyu ortaya koyabilmek adına iyi niyetle çalıştıklarını biliyorum. 

“Öğrenmenin ve yenilenmenin önündeki en büyük engel, konuyu iyi derecede bildiğinizi düşünmenizdir”

Ülkemiz Veteriner Hekimliği alanında rutinde ileri diagnostik uygulamalara gün geçtikçe daha çok yer verildiği görülmektedir. Günümüzde bir çok klinikte kan analizörleri, ultrasonografi, endoskopi, dijital röntgen vb. teknik tanı ekipmanı aktif kullanıma girmiştir. Bu cihazları edinen meslektaşlarımızın hemen hepsi, profesyonel anlamda bir kullanım için çaba sarfetmekte ve katıldıkları kurs ve seminer gibi etkinliklerle bilgi ve deneyimlerini artırma yoluna gitmektedir. Bununla birlikte, üzülerek ifade ediyorum ki, katılınan kısa süreli eğitimler etkin kullanım ve bu cihazlardan reel yararlanım için kafi gelmemektedir. Belirli konularda uzmanlık ve doktora eğitimini tamamlamış meslektaşlarımız, şüphesiz, ilgili alanda kullandıkları teknik ekipmana daha hakimdir.

Öte yandan önemli bir diğer nokta ise cihaz edinimi hususudur. Meslektaşlarımızın hangi diagnostik cihazı alacaklarına, pazarlama stratejileri gereği önerilerde bulunan firmaların yönlendirmesi ile değil, ihtiyaçları doğrultusunda ve konunun uzmanı kişilere danışarak karar vermeleri en doğru seçenek olmalıdır. Satın alımlarda cihaz güvenilirliğine, kalitesine ve servis hizmetleri noktasındaki yeterliliğe de önemle dikkat etmek gerekir. Yine unutulmamalıdır ki; teknik diagnostik ekipman kullanımı ile elde edilen verilerin en doğru şekliyle yorumlanması sonucunda ortaya konan yaklaşım, hastanın fayda bulup bulmaması üzerine en etkin unsurdur.

Şüphe yok ki; hiç bir meslektaşımız bilerek ve isteyerek hastasına eksik/hatalı tanı koymaz ve yanlış bir tedavi prosedürü de uygulamaz. Zaten bilerek bu tarz bir yaklaşımda bulunulması “hasta istismarı” anlamına gelir. Gerek vicdanen, gerekse mesleki etik açıdan bunun affı da mümkün değildir. Kaldı ki, bugüne kadar Veteriner Hekim arkadaşlarımın bu tarz bir yaklaşımı benimsediğine de hiç şahit olmadım. İhtimal vermemekle birlikte, eğer varsa da, her meslek grubunda olabileceği gibi bu hatalı zihniyetin çok küçük bir azınlıkla sınırlı olduğuna eminim. Onlara da tavsiyemiz; okumaları, günceli takip etmeleri, bilerek ve farkında olarak davranmaları, hastalarını yorumlamaları ve reel veriler ışığında tanı koymaları, kendilerini her daim geliştirmeye devam etmeleri olacaktır.

Düzenlediğim, eğitmen olarak dahil olduğum ve katıldığım 100'ün üzerindeki bilimsel etkinlik çerçevesinde bir değerlendirme yapacak olursam; meslektaşlarımın öncelikle mesleki yeterlilik ve gelişme adına ve sonrasında ise yukarıda bahsettiğim benzeri bir duruma düşmemek için azami gayret içerisinde olduklarını söyleyebilirim. Birçok arkadaşım bu amaçla mezuniyet sonrası eğitim programlarına daimi katılarak kendilerini yenilemeye devam etmektedir. Bu durumu en iyi bilenlerden biri olduğumu rahatlıkla söyleyebilirim.

Meslek hayatında bazı hususlar vardır ki, elde olmaksızın, sizi uçurumdan aşağı iter. Tekrar ve tekrar iter ve ne yazık ki siz farkında bile olmazsınız. İşte bu tip bir duruma düşmemenin ana yolu; eksiğinin farkında olmaktan ve akabinde iyi bir eğitimle bu eksiğin giderilmesinden geçer. Hekimlik eğitimi, bireylerce, fakülte yıllarından itibaren ciddiye alınmalı, mezuniyet sonrası da öğrenim süreci devam ettirilmelidir. Sürekli okuyarak ve araştırarak ve yanı sıra meslek içi eğitimlere katılmak suretiyle sahip olunan bilgi güncellenmeli, eksiklerimizin farkına vararak mesleki gelişimimize katkıda bulunacak seçimler en doğru şekli ile yapılmalıdır. 

Bunun dışında önemli bir görev de ilgili ve yetkili mesleki kurum ve kuruluşlara düşmektedir ki; bunu adı ise DENETİM’dir.

Denetim mekanizmaların kurulması hekim arkadaşlarımın son derece lehine olan bir durumdur. Özellikle teknik tanı ekipmanları, ilgililer tarafından, yetkin merkezlerde ve makul süreler dahilinde düzenlenecek olan sertifika programları sonunda elde edilecek ehliyeti gösterir belgeler dahilinde kullanılabilmeli ve kullanım süreci ise denetime açık olmalıdır. 

Sertifikasyon sonrası yetkili kurumlar kullanıcıları, teknik ekipmanların kullanımı ile elde ettikleri veriler üzerinden denetime tabi tutmalıdır. Hatta teknik ekipmanlar da, uygunluk ve tanısal yeterlilik açısından, profesyoneller tarafından belirli bir süreç dahilinde denetlenmelidir.

 Bahsettiğim bu konuların hayata geçirilmesi zor gibi görülse de, sertifikasyon ve denetim mekanizmalarının teşekkülü ile meslek adına ciddi bir kazanım sağlanmış olacaktır.

Bu kazanım hekimler için iki yönlüdür. Bir taraftan bu cihazları satın alan Veteriner Hekimler mesleki bilgi ve görgülerini bir adım öteye taşımış olacak, diğer yandan ise bu ekipmanlardan etkin yararlanım ile maksimum hasta memnuniyetini de sağlanacaktır.

Varılacak sonuç; gereksiz alım ve yetersiz uygulamaların önünün kapanması, hasta açısından tanı ve tedavi maliyetlerinin azalması, memnuniyet ve  bireysel ve ülkesel bazda ekonomik kazanım olarak özetlenebilir.

Doğru tanı ve tedavi hekimin yaptığı işten gerçek hazzı almasını sağlar. Her ne iş olursa olsun, yaptığı işten zevk alamayan meslek erbabına önerimiz, işini iyi derecede öğrenmesi olacaktır.

Doğru iş, doğru sonuç, kesin tanı, kesin tedavi..

Saygılarımla.

 

Yorum Yazın

Ana Sayfa
Web TV
Foto Galeri
Yazarlar