© Tarım Pusulası

Önümüzdeki 10 Yılda Gıda Talebi Yüzde 30 Artacak

Sürdürülebilir Gıda Zirvesi, gıda sisteminin dönüşümü, finansman politikaları, küçük üreticilerin rolü ve gıda israfının azaltılması başlıklarıyla İstanbul’da sektör paydaşlarını bir araya getirdi.

Gıda zincirinin yeniden tasarlanmasına yönelik ortak bir vizyon ve strateji geliştirilmesi amacıyla bu yıl 11’incisi düzenlenen Sürdürülebilir Gıda Zirvesi, “Gıdanın Geleceği İçin Dönüşüm” temasıyla İstanbul’da gerçekleştirildi. Zirve; daha adil, sürdürülebilir, erişilebilir ve sağlıklı bir gıda sistemi için fikirlerin, iş birliklerinin ve inovasyonun ele alındığı bir platform sundu.

Akademi, finans, sanayi, iş dünyası, medya, KOBİ’ler ve sivil toplum kuruluşları dahil olmak üzere sektörün tüm paydaşlarını bir araya getiren organizasyon, gıda sisteminin çevresel, ekonomik ve toplumsal boyutlarıyla ele alınmasına olanak sağladı.

TÜGİS’ten gıda sektörüne yol haritası vurgusu

Türkiye gıda sanayisinin öncü kuruluşlarından Türkiye Gıda Sanayii İşverenleri Sendikası (TÜGİS), zirvenin düzenleyici ortaklarından biri olarak organizasyonda yer aldı. Sürdürülebilir üretim, rekabetçilik, gıda arz güvenliği ve tüketicinin doğru bilinçlendirilmesi odağında sektöre katkı sunan TÜGİS, Sürdürülebilirlik Akademisi ile birlikte yürüttüğü çalışmalarla gıda sektörünün dönüşümüne ilişkin yol haritasını yeniden gündeme taşıdı.

Tarımsal desteklerde sürdürülebilirlik uyarısı

Zirve kapsamında düzenlenen “Yatırım Ufukları: Sürdürülebilir Gıdada Finansmanın Geleceği” oturumunda konuşan Dünya Bankası Tarım Ekonomisti Bora Sürmeli, tarımsal desteklerin büyük ölçüde üretim artışına odaklandığını belirterek bu yaklaşımın uzun vadede ciddi riskler barındırdığını ifade etti.

Sürmeli, devletlerin tarım ve gıda sektörüne yılda yaklaşık 650 milyar dolar aktardığını, bu tutarın son 20 yılda iki katına çıkmasına rağmen beklenen verimlilik ve istihdam artışının her zaman sağlanamadığını söyledi. Verilen her 1 dolarlık desteğin yalnızca 35 sentinin doğrudan üretim artışı ve verimliliğe yansıdığına dikkat çeken Sürmeli, iklim değişikliği, kaynak kısıtları ve sağlıksız beslenmenin “gizli maliyetleri” büyüttüğünü vurguladı.

Küçük işletmeler küresel gıdanın büyük bölümünü üretiyor

Küresel ölçekte yaklaşık 500 milyon küçük ölçekli işletmenin, dünya gıda ihtiyacının yaklaşık yüzde 80’ini karşıladığını belirten Sürmeli, önümüzdeki 10 yılda gıda talebinin yüzde 30 artmasının beklendiğini ifade etti. Küçük üreticilerin sürdürülebilir şekilde üretime devam edememesi halinde güvenli gıda arzının riske gireceğini kaydeden Sürmeli, “AgriConnect” yaklaşımıyla değer zinciri içinde küçük çiftçilerin ve işletmelerin güçlendirilmesinin hedeflendiğini söyledi.

Gıda israfı iklim risklerini büyütüyor

“Riskten Dayanıklılığa: Güçlü ve İstikrarlı Tedarik Zincirleri İnşa Etmek” başlıklı oturumda konuşan TÜGİS Bilim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Nevzat Artık, gıda israfının iklim krizinin temel unsurlarından biri olduğunu belirtti. Tarım arazilerinin azalmasına ve nüfusun artmasına dikkat çeken Artık, Türkiye’de günde yaklaşık 4 milyon adet ekmeğin israf edildiğini, bunun yıllık yaklaşık 2 milyon ton buğdayın dolaylı olarak boşa gitmesi anlamına geldiğini ifade etti.

Gıda israfının yalnızca hanelerle sınırlı olmadığını, hizmet sektörü ve turizm bölgelerinde de önemli boyutlara ulaştığını vurgulayan Artık, israfın azaltılmasının suyun, toprağın ve emeğin korunması açısından kritik öneme sahip olduğunu dile getirdi.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER