© Tarım Pusulası 2021

Atakum Belediyesi açtığı Halk Yem Evi ile Samsun’da bir ilke daha imza attı

Atakum Belediyesi, ilçenin kırsal mahallelerinde hayvancılık yapan yurttaşları, sürekli artan yem giderlerine karşı korumak için Samsun’da bir ilke imza attı. Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci tarafından açılan Halk Yem Evi, geçimini hayvancılıkla sağlayan Atakumlulara ücretsiz yem kırma ve karıştırma hizmeti verecek. Besiciyi fabrikasyon yemden kurtararak maliyet avantajı sağlayacak olan tesis ile bölgede elde edilen süt ve et verimi de artacak.

Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci’nin sözünü verdiği kırsal kalkınma projelerinden biri olan Halk Yem Evi Samsun’da açıldı. İthal girdilerin çoğaldığı ve dövizdeki artışa bağlı olarak maliyetlerin her geçen gün yükseldiği hayvan besiciliğini yerel kalkınma hedefi kapsamında destekleyen Atakum Belediyesi, Halk Yem Evi ile Samsun’da bir ilke daha imza attı. Başkan Av. Cemil Deveci’nin makine başına geçerek ilk yem kırma işlemini gerçekleştirdiği tesis, geçimini hayvancılıkla sağlayan kırsal mahalle sakinlerinin üretim maliyetlerini düşürecek, Atakum kırsalında yetişen hayvanların fabrikasyon yemler yerine doğal ürünlerle beslenmesini sağlayacak, bölgedeki süt ve et verimini artıracak. Atakum Belediyesi Kırsal Hizmetler Müdürlüğü’nce Taflan Merkez Mahallesi Özören Yolu üzerinde hizmete sunulan Halk Yem Evi’nden Atakum’un kırsal mahallelerinde yaşayan hayvan besicileri hiçbir ücret ödemeden faydalanabilecek. Tesisin etrafında oluşturulan müze alanı ise tarım ve hayvancılığa ilgi duyan herkes tarafından ücretsiz ziyaret edilebilecek.

ATAKUMLU BESİCİLER DAHA FAZLA KAZANÇ SAĞLAYACAK

Hayvancılıkla uğraşan yurttaşlar, ellerinde bulunan arpa, buğday, mısır, kepek, yonca gibi ürünleri Halk Yem Evi’ne getirerek tesisteki yem kırma makinesinde işlemden geçirebilecek. Tüm hizmet giderlerinin Atakum Belediyesi tarafından karşılanacağı Halk Yem Evi’nde üretilen doğal besinleri tüketen büyükbaş ve küçükbaş hayvanlar, sağlıklı beslenme olanağına kavuşacak. Atakum’da üretilen süt ve etteki verimi artırmayı hedefleyen proje hayvan besicilerinin cebini de rahatlatacak. Üretim maliyetlerini düşürürken ürün verimini artıran Halk Yem Evi, besicilerin daha fazla kazanç sağlamasına olanak tanıyacak. Atakum Belediyesi İlhan Kılıç Kilitli Parke Taş Üretim Tesisleri’ne komşu olan Halk Yem Evi, hafta içi her gün mesai saatleri içerisinde besiciler tarafından kullanılabilecek. Atakum Belediyesi, gelecek dönemde ilçenin 27 kırsal mahallesinde yaşayan tüm yurttaşların kolayca erişebileceği noktalara kuracağı yeni tesisler ile Halk Yem Evi sayısını artıracak. Yem kırma işlemi için tesisi kullanan besicilere, Atakum Belediyesi Kırsal Hizmetler Müdürlüğü’nün uzman veteriner hekimleri ve ziraat mühendislerince eğitimler verilecek. Üreticiler, modern üretim yöntemleri hakkındaki güncel gelişmelerden düzenli şekilde haberdar edilecek.

MÜZE ALANI GEÇMİŞTEN GÜNÜMÜZE TARIM VE HAYVANCILIĞA IŞIK TUTUYOR

Atakum Belediyesi Halk Yem Evi, tarım ve hayvancılığa ilgi duyan, çocuklarını bu alanlarla tanıştırmak isteyen yurttaşlar için de bir tarım müzesi işlevi görüyor. Tesisin etrafında oluşturulan müze alanında; düven, saban, diğren, boyunduruk, zevle, yaba, orak, tırpan, karalayız, hızar, hamut, semer, yular, kağnı tekeri ve kara patoz gibi modern tarım öncesi kullanılan tarihi üretim aletleri sergileniyor. Ayrıca hayvancılığın temel besin maddeleri olan buğday, ayçiçeği küspesi, pamuk küspesi, yulaf, korunga, saman, mısır silajı, yem bezelyesi, çayır otu, fiğ, soya küspesi, kepek, mısır, arpa ve yonca gibi yem bitkileri ziyaretçiler tarafından yakından incelenebiliyor. Halk Yem Evi, bu yönüyle geçmişten günümüze tarım ve hayvancılığa ışık tutan bir merkez olma özelliğini taşıyor. Tesisi ziyaret eden yetişkinler sergilenen tarım aletleri ile nostalji yaşarken kentlerde yetişen çocuklar ise sofralarına gelen besinlerin üretim sürecini dokunarak öğreniyor.

ATATÜRK’TEN SONRA KORONA EMPERYALİST GÜÇLERİ YENDİ

Atakumlu kırsal mahalle muhtarları ve besicilerin katıldığı Halk Yem Evi’nin açılışında yem kırma makinesinin başına geçerek ilk üretimi gerçekleştiren Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci, “Sevgili hemşehrilerim, kırsal mahallelerimizin temsilcileri, hani diyorduk ya, ‘Bu kentte tarım yapılacak, hayvancılık yapılacak’ diye. ‘Yerel kalkınma modeli öne çıkacak’ diyorduk. Daha o zaman korona yoktu. ‘Türkiye ekonomisi sıkışıyor, işsizlik artıyordu. O nedenle bizim yeni kalkınma modelleri üretmemiz, tarıma yeniden dönmemiz gerekiyor, büyük kentlerdeki insanların yeniden baba ocağına dönmesi gerekiyor’ diyorduk. ‘Gelininiz sizin yanınızda kalacak, torunlarınızı seviyor olacaksınız, oğlunuz köyünüzde, tarlanızda duruyor; karnını doyuruyor ve iş bulabiliyor’ olacaktı. Şimdi onun temellerini atmaya çalışıyoruz. Ülke olarak çok zor koşullardan geçiyoruz. Belediye olarak da zor bir süreci yönetiyoruz. Bu onlardan birisi. Biliyorsunuz arkadaşlarımız o günden bu tarafa ev ev, köy köy dolaşıyorlar. Benim bu anlattıklarımı size anlatıyorlar. Modern, çağdaş tarım ve hayvancılığın yanı sıra kendi kültürümüze ve geleneklerimize dönmeye, doğal ortamda besicilik yapmaya çalışıyoruz. Aynı zamanda doğal ortamda hem kendimiz hem de hayvanlarımız için gıda üretiyoruz. Niye? Suni ortamda GDO’lu yiyecekler insan ömrünü kısaltıyor, kanser üretiyor. Bunun artık tartışılabilir bir tarafı kalmadı. Tescillendi. Korona da buna benzer sanayi ürünü bir hastalık türü. Dünyayı ve emperyalist güçleri yendi korona. Atatürk’ten sonra emperyalist güçleri yenen korona çıktı. Bu virüse dünya diz çöktü. Onun için bizim kendi kültürümüze, toprağımıza, doğal kaynaklarımıza dönmemiz ve çevremizi tüketmememiz gerekiyor. Çevreyi tüketmeyip korursak kendimizin, çocuklarımızın ve torunlarımızın sağlığını korumuş oluruz” dedi.

‘YEREL KALKINMA MODELİNE TARIM VE HAYVANCILIK DESTEĞİ’

Tarımın ve hayvancılığın önemine dikkat çeken Başkan Deveci, “Karadeniz Rotary Kulubü ile kırsal mahallelerimizde öncelikle kadınlarımıza olmak üzere 50 adet Jersey ırkı ineği hamile biçimde vereceğiz. 50 ineğin masrafları Karadeniz Rotary Kulübü tarafından karşılandı. Bir o kadar da biz çiftçilerimizden alıp yine kırsal mahallelerimize ulaştıracağız. Toplamda hamile 100 düve dağıtılacak. 6 ay sonra bu düveler buzağı yapacak, bir 6 ay sonra daha onların dişilerini alacağız, diğer kadınlara vereceğiz. Böyle ürete ürete her evde Atakum Belediyesi’nin bir çift Jersey büyükbaş hayvanı olacak. Çiftçi hem hayvan yetiştirecek hem de tarlasında arpa, buğday, mısır, korunga ne yetiştiriyorsa onları buraya getirecek. Biz onları burada öğütüp harmanlayacağız, hayvan yemi yapacağız ve çuvallayıp kendisine teslim edeceğiz. Yani hayvan doğal ortamda büyüyor olacak biz de çiftçimizin doğal ortamda yetiştirdiği ürünlerden yem yapıp kendilerine vereceğiz. Onların sütü, yağı, peyniri doğal ortamda büyümüş, doğal besinle beslenmiş büyükbaştan olduğu için doğal ürün olacak. Veteriner hekimlerimiz, ziraat mühendislerimiz sürekli tarlada. Ürünleri takip edecekler. Veteriner hekimlerimiz, hayvan gebe olduğundan sütü bize gelinceye kadarki dönemde de hayvanların sağlığını ve sütün hijyenik koşullarda üretilmesini kontrol edecekler. Biz de kurduğumuz kooperatif sayesinde bu ürünleri pazara ulaştırıp ‘Bu ürün Atakum Belediyesi uzmanları tarafından kaynaktan bugüne kadar kontrol edilmiştir. Sağlıklı ve doğal ürünlerdir’ damgasını vuracağız. Ardından bu doğal ürünleri yalnızca Samsun’a değil tüm Türkiye’ye ulaştıracağız. Bu ne demek? Hem insanların iş için başka şehirlere gitmesini önleyip onları evlerinde tutmaya çalışacağız hem de yerel kalkınma modeline tarım ve hayvancılık aracılığıyla omuz vermiş olacağız” diye konuştu. 

‘BURASI TARIM KENTİ, TARIMLA KALKINMAMIZ LAZIM’

Samsun’un Yakakent’ten Terme’ye kadar özellikle Samsun-Sinop karayolu çevresinin düzgün ve teknolojik aletlerle tarım yapılabilecek bir alan olduğunu vurgulayan Başkan Deveci, “Üstelik bu alan baştan sona, tümüyle sulanabiliyor. Türkiye’nin başka yerinde böyle bir sulanabilir tarım arazisi yok. Türkiye bütçesinin önemli bir bölümünün harcandığı GAP unutturuldu. Ne oldu, ne ekiliyor, ne biçiliyor, bir sahibi var mı? Kimin elinde belli değil, bilmiyoruz. Ama burası bizim. Sahiplerini biliyoruz, biziz. Kimin tarım yaptığını biliyoruz. En azından buna sahip çıkmamız gerekiyor. Karadeniz’deki Samsun’un Bafra, Terme, Çarşamba, Alaçam ovalarına sahip çıkmamız gerekiyor. Ben önceki günlerde Ondokuz Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Ünal’ı ziyaret ettim. Onların da bu konuda duyarlılığı var. Bafra, Çarşamba ziraat odaları, ticaret odaları ve tarımla ilgili işletmecilerle görüşüyorum. Burada bir farkındalık yaratmak, tarımı planlamak ve alım garantili tarım ekimini teşvik etmeyi hedefliyoruz. Bu kuruluşlar, özel işletmeler bir araya gelebilirse, kooperatifler ve şirketlerle el birliği ile tarımı planlayıp üreticinin zarar etmeyeceği bir organizasyon kurabilirsek çok faydalı olacaktır. Bu Atakum için bir şart. Sanayiye ihtiyaç kalmaz. Bizim doğayı ve çevreyi kirleten, bacasından duman tüten bir sanayiye ihtiyacımız yok. Burası tarım kenti, tarımla kalkınmamız lazım. Biz de Atakum olarak bunun gereğini yerine getiriyoruz” ifadelerini kullandı.

‘BURASI HEM YEM TESİSİ HEM DE MÜZE’

Halk Yem Evi’nin küçük ama önemli bir tesis olduğunun altını çizen Başkan Cemil Deveci, “Doğal ortamda üretimi ve doğal ortamda tüketiciye ulaştırma kararlılığının ifadesi bu. Arkadaşlarımı yürekten kutluyorum. Buraya gelenler tesisin bahçesinde çocukluğumuzda kullanılan tarım aletleri olan düven, saban, diğren, boyunduruk, zevle, yaba, orak, tırpan, karalayız, hızar, hamut, semer, yular, kağnı tekeri ve kara patoz gibi aletleri görecekler. Bir de hayvancılığın temel besin maddeleri olan buğday, ayçiçeği küspesi, pamuk küspesi, yulaf, korunga, saman, mısır silajı, yem bezelyesi, çayır otu, fiğ, soya küspesi, kepek, mısır, arpa ve yonca gibi yem bitkileri de yer alacak. Burası hem bir yem tesisi hem de bir müze. Atakum bunun bir benzerini güneydoğu kırsal mahallelerimizin yolu üzerine yapacak. Birkaç gün içerisinde o da faaliyete geçecek. Daha sonra ihtiyaç duyulan alanlarda da çoğaltacağız” dedi.

‘MOBİL MANDIRALARDA MARKA PEYNİRLER ÜRETECEĞİZ’

Atakum’un peynirde markalaşacağını belirten Başkan Deveci, “Bir başka şey daha yapıyoruz. Hayvancılık öneriyoruz. Sütünden de peynir, tereyağ gibi ürünler yapmak gerekiyor. Küçük, mobil mandıralar oluşturmaya çalışıyoruz. Bu mandıralarda doğal ortamda yetişmiş hayvanların sütünden markalaşmış ürünler oluşturmak istiyoruz. Örneğin Kars kaşarı gibi Samsun veya Atakum Burması diyebileceğimiz peynir türleri üretmeye, bunları da markalaştırma üzerinde çalışıyoruz. Arkadaşlarımız üretimin nasıl steril şartlarda yapıldığını kırsal mahallelerde anlatıyorlar. Daha sonra da mobil mandıralarda veya bölgelerindeki mandıralarda üretim gerçekleşecek. Biz yine ürünlerin sağlıklı ve steril koşullarda üretildiğini takip edeceğiz. Sonra da ‘Bu ürünler doğal ortamda üretilmiş, hijyenik koşullarda bizim kontrolümüzde size ulaştırılmıştır’ diyeceğiz, imzamızı atacağız. Siz de hiç tereddüt etmeden steril ve doğal ürünler olarak tüketeceksiniz” ifadelerini kullandı. 

‘600 DÖNÜME EKİLECEK TOHUM DAĞITIYORUZ’

Atakum Belediyesi’nin Karadeniz’deki ilk tohum merkezi olan AtaTohum’u kurduğunu hatırlatan Başkan Deveci, “Biz aynı zamanda tohum bankası da kurduk. Bu coğrafyanın topraklarında üretilebilen damak tadımız olan buğdayları toplamaya çalışıyoruz. AtaTohum’da tohum türlerini çoğaltıyoruz, sizlere dağıtıyoruz. 50-60 dönüme ekilebilecek tohum dağıttık. Önümüzdeki yıl 600 dönüme ekilebilecek tohum dağıtacağız. Bir sonraki yıl zaten Atakum’un ve tüm ilçelerin ihtiyacını karşılayabilecek yerel tohuma ulaşmış olacağız. Yerel tohumlar bizim toprağımıza, iklim koşullarımıza uygun. Sağlıklı nesiller yetiştirmek istiyoruz. Bu anlattıklarımın hepsi birbirini tamamlıyor ve takip ediyor. Birisi olmazsa zincirin bir halkası kopuyor. O zaman doktor, hastane, korona devreye giriyor. Biz bu projelerle bunların hepsine meydan okuyoruz. Yolumuz açık olsun, dualarınız bizimle olsun” diye konuştu.

 

MUHTARLARDAN HALK YEM EVİ’NE TAM NOT

Halk Yem Evi’nin açılış kurdelesini Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci ile birlikte kesen kırsal mahalle muhtarları ve hayvan besicileri tesisin bölge hayvancılığı için önemine dikkat çekti. Çobanlı Mahalle Muhtarı Recayi Alıcı, “Öncelikle Atakum Belediyesi’ne çok teşekkür ediyoruz. Kırsal kesimde böyle bir hizmetin vatandaşlarımıza sunulması gerçekten çok güzel bir şey. Vatandaşlarımızın bunu çok iyi değerlendirmesi lazım. Böyle bir hizmeti kırsal kesimdeki vatandaşlarımıza sunduğu için Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci başta olmak üzere Veteriner Hakan Bey’e ve tüm emeği geçen belediye çalışanlarına çok teşekkür ederim” diye konuştu. Balaç Mahalle Muhtarı Hasan Liman, “Böyle güzel bir hizmeti Atakum’a kazandırdığı için Atakum Belediye Başkanı Av. Cemil Deveci’ye ve emeği geçen tüm arkadaşlara teşekkür ederiz. Vatandaşlarımıza hayırlı olsun” dedi.

‘AYAĞIMIZA KADAR GELEN GÜZEL BİR HİZMET’

Atakumlu kırsal mahalle üreticisi Hasan Keskin, “Vatandaşa, halka ve komşularımıza güzel bir hizmet. Komşularımız, daha güzel daha verimli daha sağlıklı bir yemi öğütüp, götürüp hayvanlarına yedirecek. Ayağımıza kadar gelmiş güzel bir hizmet bu. Bundan dolayı Atakum Belediye Başkanı’na teşekkür ederim” dedi. Erikli Mahalle Muhtarı Hüseyin Sarı ise “İlk kez yapılmış bir uygulama. Başta belediye başkanımız olmak üzere emeği geçen herkese ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Halkımızı bu konuda bilinçlendirmek, halkın mağduriyetlerini gidermek çok önemli. Bir çuval yem piyasada 110-115 tl oldu. Vatandaşın ucuz yem verebilmek için büyük bir çaba harcanmış. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun. Diğer mahallelerde de inşallah yapılacaktır. Bu çalışmanın  devamını bekliyoruz” görüşünü paylaştı.

İlginizi Çekebilir

TÜM HABERLER